Stres organizmanın bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesinde ve zorlanmasında oluşan bir durumdur. Bir tehditle karşılasan birey, bu tehditle basa çıkamayacağına veya geçinemeyeceğine inanmışsa strese girer. Stres fiziksel olarak bireyde çarpıntı, kas gerilimi, kan basıncının artması olarak belirir.

Uzun dönemde bas ağrısı, migren, yüksek tansiyon ve kalp hastalıkları oluşturabilir.Stres duygusal olarak bireyde endişe, karamsarlık, kızgınlık, öfke yaratır. Uzun dönemde kronik anksiyete ve depresyon, psikotik depresyon, fobiler, kişilik değişiklikleri, kişiliğin çözülmesi gibi ruhsal hastalıklar oluşturabilir. Stres zihinsel olarak dikkati toplayamama, unutkanlık, uzun dönemde uyku bozuklukları, obsesif düşünceler oluşturabilir.

Fizyolojik, duygusal ve zihinsel etkilerin sonunda bireyde üretkenliğin azalması, yasamdan keyif alamama, yakın ilişkilerden uzaklaşma, geriye çekilme, boşluk ve anlamsızlık duyguları oluşabilir.
Bireysel bütünlüğü bozan, zorlayan stres, çevresel nedenler, sosyal stres yaratan nedenler ve ruhsal stres vericiler olarak değerlendirilebilir.Stres çevre koşulları, sosyal yasam, is dünyası gibi, aile yasamı gibi bireye dışardan gelen tetikleyicilerle başlayabildiği gibi, her bireyin kendi özgün dünyasındaki duygular, duygulanımlar, dürtüler, çatışmalar nedeniyle de oluşabilir. Bu tür nedenlerle bir doktora müracaat eden kişilerin dinamik yapıları, dikkatli ve ayrıntılı bir şekilde incelenerek bireysel terapi veya terapi grupları, psikodrama yöntemleri ile tedavi görürler.

Stres insanlığın tarihinden bugüne bireyin zaman zaman kendini içinde bulduğu bir durumdur. Bazen stres yaratan durumla basa çıkılamazsa depresyona giden bir süreç başlayabilir.

Stresle yasayabilme, üstesinden gelme ya da stresle geçinebilme tutumları bireyin, içinde bulunduğu sosyal ortam, kültür, okul, aile, genetik olarak taşıdığı özellikleri içeren bir öğrenme sonucu kazandığı kişilik donanımları ve donanımlarını kullanabilme yetisi ile ilişkilidir. Bu kişisel donanımlar stresten korunabilme, üstesinden gelme, çözüme gitme basarisini sağlar.

Bireyin yeni yasam koşullarına uyum sağlayabilmesi, yenilik ve değişimi kabullenebilmesi, kendini geliştirip zenginleştirmesi ve esneklik kazanması stresle basa çıkmada önemli etkenlerdir. Düşmanlık duyguları, yargılama, yineleyen bir biçimde kendini suçlama, aşırı duyarlılık kazanma ve gösterme, duyguların çözülerek ayak bağı olması, aşırı mantık kullanmak ve olayları ya çok iyi, ya çok kötü olarak iki uçta değerlendirmek, yeterince büyüyemeyip yetişkin yaşamına geçememek, çocuksu davranışlar, kişiler arası ilişkilerde iletişim ve etkileşim kuramamak ya da çekingen, kaçıngan kişilik özellikleri, pasif tutumlar stresle basa çıkmada zorlayıcı ve basarisiz olunmasına neden olan unsurlardır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir